Binaların yangından korunması hakkındaki yönetmeliğin 24.maddesinde yangın kompartımanlarından bahsedilmiştir. Yangın kompartımanları pasif yangın güvenlik önlemlerinin en temel önlemlerinden birisidir.
Kompartımanlar, tahliye için gereken süre zarfında, alevlerin sadece bir bölümde kalmasını sağlamak için her yanı yangına karşı dayanıklı yapı elemanları ile alanı birkaç bölgeye ayırarak oluşturulmaktadır. Yangının binada yayılmasını önlemek için oluşturulan yangın kompartımanlarına çeşitli servisleri ulaştırmak için bırakılan açıklıklar, bu kompartımanların zayıf noktaları olmaktadır. Kompartımanın işlevini yerine getirebilmesi için böylesi yerlerin, çeşitli yangın durdurucular aracılığıyla yönetmeliklerce belirlenmiş süreler boyunca yangın geçirimsiz hale getirilmesi gerekmektedir.
Yönetmeliğe göre iki veya daha çok bina tarafından ortak kullanılan duvarlar kompartıman duvarı özelliğinde olmalıdır. Ayrıca yine ortak kullanılan otopark, kazan dairesi, yapı içindeki trafo merkezleri, ana elektrik dağıtım odaları, orta gerilim merkezleri, jeneratör grubu odaları ve benzeri yangın tehlikesi olan kapalı alanların duvarları ve döşemeleri kompartıman özelliğinde olması gerekmektedir.
Yangın Durdurucu Mastik: Kablo geçişlerinde kullanılabilmektedir. Isı anında genleşerek uygulandığı alandaki yanıcı maddelerden dolayı oluşan boşlukları kapatarak yangın yalıtımı sağlar.
Yangın Durdurucu Tuğla/Harç: Orta ve geniş ölçekli duvar ve döşeme boşluklarından geçen kablo, kablo tavaları ve yanıcı olmayan borular için kalıcı yangın izolasyonu sağlayabilmektedir.
Yangın ve Duman Perdeleri: Yangın perdeleri, ısıyı bloke etmek maksadıyla yapının bir elemanı olarak pasif sistem amacıyla kullanılmaktadır. Yangının bir bölgeden diğer bir bölgeye geçmesini engellemek için kullanılan bir perde sistemidir.
Sulu yangın söndürme sistemleri, uygulama alanına göre farklı boşaltma ekipmanları kullanılarak yangına su ile müdahale etmeyi sağlayan sistemlerdir. Sistem yangın dolapları, sprinkler sistemi ve hidrant çıkışları gibi elemanlardan oluşmaktadır.
Yangın yönetmeliğine göre yüksek binalar ile toplam kapalı kullanım alanı 1000 m2’den büyük imalathane, atölye, depo, otel, motel, sağlık, toplanma amaçlı ve eğitim binalarında ve kapalı kullanım alanı 2000 m2’den büyük bütün binalarda yangın dolabı yapılması mecburidir.
Dolaplarda kullanılan hortumlar bez ve kauçuk olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Hortumlar arasında karşılaştırma yapıldığında; hareket sahasının dar olduğu mekanlarda kullanım kolaylığı ve ısıya karşı dayanıklılığı gibi sebeplerden dolayı kauçuk hortumlu dolaplar bez hortumlu yangın dolaplarına kıyasla nispeten daha üstündür.
Yangın Yönetmeliği’nin 92. Maddesi göz önüne alındığında sistemde en az bir güvenilir su kaynağı bulunması şarttır.
Yağmurlama sistemi, yangın dolabı ve hidrant sistemi bulunan sulu söndürme sistemleri su deposu hacmi, yönetmelikte belirtilen Ek-8/A, Ek-8/B ve Ek-8/C tablolarında yer alan veriler esas alınarak hesaplanabilir. Gerekli su rezervi hesabı şu şekilde gerçekleştirilmektedir:
(Sprinkler tasarım yoğunluğu*alan*süre*0,001) + (Yangın dolabı debisi*süre*dolap sayısı*0,001) + (Hidrant debisi*süre*hidrant sayısı*0,001)
Yangın pompaları; sulu söndürme sistemlerine basınçlı su sağlayan, anma debi ve anma basınç değeri ile ifade edilen pompalardır. Sistemde bir pompa kullanılması halinde, aynı kapasitede yedek pompa olması gerekmektedir. Birden fazla pompa olması halinde ise, toplam kapasitenin en az % 50'si yedeklenmek şartıyla, yeterli sayıda yedek pompa kullanılmalıdır. Sistemde yedek dizel motor tahrikli pompa kullanılmadığı takdirde, yangın pompalarının enerji beslemesi güvenilir kaynaktan ve binanın genel elektrik sisteminden bağımsız olarak sağlanmalıdır.
Sprinkler (yağmurlama) sisteminin amacı; yangına erken tepki verilmesinin sağlanması ve yangının kontrol altına alınması ve söndürülmesi için belirli bir süre içerisinde tasarım alanı üzerine belirlenen miktarda suyun boşaltılmasıdır.
Sprinkler sistemleri ve sprinkler sistemi kurulumunun zorunlu olduğu mahaller Yangın Yönetmeliğinde belirtilmiş ve tasarımının TS EN 12845 standardına göre yapılması gerekliliği ifade edilmiştir.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kabul gören Amerikan NFPA 13 standardının sistem tasarımında sıklıkla kullanıldığını birçok projede görmekteyiz. Standardın güvenilir, kanıtlanmış, çok geniş kapsamlı test verilerine dayanıyor olması bu durumun başlıca nedenlerinden olarak görülebilir.
Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik’e göre imar planlama alanı 5000 m2’den büyük olan ve içerisinde her türlü kullanım alanı bulunan yerleşim alanlarında dış hidrant sistemi yapılması şarttır. Endüstriyel işletmelerde su vasıtası ile söndürme yöntemlerinin en önemlilerinden biri hidrantlardır. Hidrantların kullanım amacı; yangın ile mücadelede, itfaiye ekiplerine basınçlı ve yeterli su sağlamaktır.
Yangın esnasında duman, tavan seviyesinde birikmekte ve yayılım göstermektedir. Buna bağlı olarak yangın algılama sistemlerinin verimli olarak kullanılabilmeleri için sistemin doğru montajı yüksek öneme sahiptir. Ülkemizde dedektörlerin yerleşim kriterleri TSE CEN/TS 54-14 standardı ile belirlenmiştir.
Sulu söndürme sistemlerinin kesintisiz olarak devrede kalabilmeleri için bu sistemleri besleyen pompa grubunun her koşulda devrede olmaları beklenmektedir. Yangın esnasında enerji kesintisinin yaşanabileceği göz önünde bulundurularak pompa sistemlerinin dizel tahrikli pompa tarafından yedeklenmeleri veya sisteme jeneratör desteği sağlanması gerekmektedir. Ek olarak pompa grubunun otomatik olarak devreye girmesi yangın anında hızlı müdahale için olmazsa olmazdır.
Yangın pompaları olası bir yangında pompaların yüksek kapasite çalışabilmesi için özel olarak dizayn edilmektedir. Yangın kontrol altına alınana kadar tam kapasite çalışması istenen pompaların yangına müdahalenin uzun sürmesi halinde uzun süreli çalışmalarda dahi devre dışı kalmaması gerekmektedir. İşletmeler bazı durumlarda pompa panolarına motorların ve elektronik ünitenin yanmasını engellemek adına kaçak akım röleleri ve termik manyetik şalterler tesis edebilmektedir. Hatalı olan bu uygulama yangın esnasında sistemin kapanmasına ve etkili müdahalenin gerçekleştirilememesine neden olabilir.
Sprinkler sistemleri yangının başlangıç aşamasında kontrol altına alınması ve yangının etki alanının sınırlandırılması adına hayati öneme sahiptir. Sistemin istenen etkiyi sağlayabilmesi başlık yerleşimleri, hidrolik hesaplar, korunacak alana ve iklim koşullarına uygun tasarım vb. gibi birçok kritere bağlıdır. Ülkemizde bütün bu kriterler TS EN-12845 standardı ile belirlenmiştir. Sprinklerin başlıklarında bulunan koruyucu kapaklar montaj aşamasında sprinkler başlıklarının kırılması veya ilk çalışma anında kontrolsüz devreye girmesinin önüne geçmek adına takılmaktadır. Kurulum tamamlanır tamamlanmaz kapakların mutlaka çıkartılması gereklidir. Halk arasında bu kapakların belirli bir basınç altında otomatik olarak açıldığı, kapakların sprinkleri toz ve kirden korumak için takıldığı gibi yanlış bir kanı mevcuttur. Kapakların çıkarılmaması halinde sprinklerin geç aktive olması ve yangının büyümesi riski söz konusudur. Ek olarak başlıklara çok yakın mesafede depolama yapılması halinde bu durum sprinkler başlığının müdahale alanını daraltacaktır.
ESFR tip sprinkler sistemi bulunan tesislerde raflı sistem depolama yapılması halinde raf tabanlarının dolu yüzey olarak tercih edilmemesi gerekmektedir. İşletmelerde zamanla değişen operasyonlar ve faaliyetler sonucunda dolu yüzeyler kullanılabilmektedir. Dolu yüzeyler olası bir yangın durumunda başlık devreye girdiğinde suyun alt raflara ulaşması güçleştirebilmekte ve yangının kısa sürede büyümesine neden olabilmektedir.
Sprinkler sisteminin zaman içerisinde etkili çalışmasına engel olan en önemli etken zaman içerisinde hat içerisinde meydana gelebilecek mikrobiyolojik tıkanmalardır. Bu nedenle hattın basınç altında tutulduğu suyun arıtılmış olarak depolanması ve sisteme verilmesi gerekmektedir. Tesislerde yangın sisteminde çoğunlukla şebeke suyu kullanılmaktadır. Söz konusu durum ilk kurulum ve ilerleyen yıllarda problem teşkil etmemekte ancak zaman içerisinde sprinklerin devre dışı kalmasına neden olabilmektedir.
Sprinkler sistemi ve buna bağlı mekanik damperlerin bulunduğu tesislerde damperlerin sprinkler sistem aktivasyonu ile eş zamanlı çalışmaması gerekmektedir. Aksi takdirde yangın sahasında oksijen miktarının artarak yangını körüklemesi riski söz konusudur. Damperlerin yangın kontrol altına alındıktan sonra itfaiye tarafından kontrollü olarak devreye alınması tavsiye edilmektedir.
Sprinkler sistemi alarm vanaları bakım çalışmaları sonucunda kapalı unutulmakta veya yanlışlıkla aktive olması halinde altında bulunan emtianın zarar görmesini engellemek adına kapalı tutulabilmektedir. Yangın hadisesi sırasında ise kapalı umutlan vanalar sprinklerin aktive olmasını engelleyerek yangının büyümesine neden olabilmektedir. Bu nedenle alarm vanalarının her durumda açık tutulması büyük önem arz etmektedir.
Başlangıç aşamasında yangına müdahale edilmesi halinde çoğu zaman yangın büyümeden kontrol altına alınabilmektedir. Yangın dolapları da bu tip müdahaleler için uygun olan yangın müdahale ekipmanlarından bir tanesidir. Dolaplara erişimin kısıtlanmaması acil bir durumda etkin bir müdahale için oldukça önemlidir.
Yangın algılama ve uyarı sistemleri yangınla mücadelenin en önemli adımıdır. Yangın algılama ve uyarı sistemleri, yangının etkin bir şekilde kontrol altına alınması gereken ilk dakikalarında algılanmasını sağlayıp ilk müdahale aşamasını hızlandırarak can ve mal kaybını önlemek amacıyla kurulmaktadır.
Yangın yönetmeliği MADDE 75 göz önünde bulundurulduğunda yapı yüksekliği veya toplam kapalı alanı Ek-7’deki değerleri aşan binalara otomatik yangın algılama cihazları tesis edilmesi mecburidir.
Yangın algılama sistemlerinde kullanılan dedektör tipleri şöyledir:
Optik Duman Dedektörü: En çok kullanılan yangın algılama elemanıdır. Sistem kabaca sürekli olarak ısın yayan bir LED ile üzerine normal şartlarda sürekli olarak ışık düsen bir fotodiyottan oluşur. Dedektör içine giren duman partikülleri fotodiyotun üzerine ışık gelmesini engeller. Böylece yangın durumu algılanmış olur.
Işın (Beam) Tip Dedektörü: Modüle edilmiş infrared ısın yayınlayan bir verici ve bunu algılayacak şekilde ayarlanan bir alıcıdan oluşur. Isına giren duman, alıcıya giden infrared ışık miktarının azalmasına neden olur ve cihaz alarm durumuna geçer. Işın tipi duman dedektörü, montaj ve bakımın çok zor olduğu, depolar, hangarlar, saraylar, tarihi yapılar, büyük fuarlar, sinema ve tiyatro salonları gibi geniş hacimli, yüksek tavanlı alanlar için uygundur.
Alev Dedektörü: Ultraviyole ve/veya infrared ısınımını algılar. Doğrudan alevi görür. Yanıcı sıvı ve patlayıcı madde depoları, uçak hangarları, akaryakıt dolum tesisleri, boya fabrikaları, petrokimya tesisleri, cephaneliklerde kullanılır.
Sabit Sıcaklık Dedektörü: Çevresindeki hava sıcaklığı belli bir değere ulaştığında alarm verir. Bu sabit değer genellikle 60 °C veya 90 °C’dir. Çoğunlukla kazan daireleri, mutfaklar, ütü odaları gibi sıcak ortamlarda kullanılır.
Sıcaklık Artış Dedektörü: Çevresindeki hava sıcaklığının belirli bir zaman aralığındaki artışını ölçerek, bu artışın normalin üzerinde olması durumunda alarm verir. Kapalı otoparklar, yemek salonları, çamaşırhaneler için uygundur.
Kombine Dedektörler: Duman dedektörü ile sabit sıcaklık veya sıcaklık artış dedektörlerinin birleşimi ile oluşur. Yangının hem duman etkisine hem de sıcaklık etkisine duyarlı olduğu için genel anlamda daha etkin dedektörlerdir.
Dedektörlerden sonra yangın algılama sisteminin en önemli unsuru kontrol panelidir. Adresli tip paneller dedektörün algıladığı noktayı, bölgesel tip paneller ise dedektörün algıladığı alanı gösterebilmektedir. Tesiste sürekli olarak personel var ise; yangın kontrol paneli kolaylıkla gözetim altında olabilecek noktada olmalıdır. Eğer 7/24 sürekli olarak personel bulunmuyor ise acil durumlarda cep telefonlarına, özel güvenlik şirketine veya itfaiyeye alarm verebilecek haberleşme modülü tesis edilmesi çok önemlidir.
Yangın Yönetmeliği MADDE 99 göz önünde bulundurulduğunda düşük tehlike sınıfında her 500 m2, orta tehlike ve yüksek tehlike sınıfında her 250 m² yapı inşaat alanı için 1 adet olmak üzere, uygun tipte 6 kg’lık kuru kimyevî tozlu veya eşdeğeri gazlı yangın söndürme cihazları bulundurulması gerekir.
Yangının ilk safhalarında verimli bir müdahalenin yerine getirilebilmesi için o bölümde çıkması muhtemel yangın tipine uygun söndürücü seçilmesi gerekmektedir. Bu bakımdan öncelikle yangın sınıflarının belirlenmesi gerekmektedir. Bunlar;
Ayrıca Elektrik trafo, pano vb. gibi yerlerde çıkan yangınlar için "E Sınıfı Yangın" tanımlaması kullanılmaktadır.
Kuru Kimyevi Tozlu Yangın Söndürücüler : A, B ve C sınıfı yangınlarda etkilidir. Elektrik yangınlarını da söndürebilmekte olan ve fiyat / performans grafiği yüksek olduğu için en çok tercih edilen yangın söndürücülerdir.
Karbondioksitli (CO2) Yangın Söndürücüler : B,C ve özellikle E sınıfı yangınlarda etkilidir. Zehirli bir gaz olmayan, sadece ortam içinde çok yüksek oranda yoğunluğa ulaştığında boğucu olan CO2'li yangın söndürücüler, yalıtkan özelliklerinden dolayı elektrik yangınlarında en çok kullanılan yangın söndürücülerden biridir.
Köpüklü Yangın Söndürücüler : A, B ve C sınıfı yangınlarda etkilidir. Kullanıldığında köpük, yanan maddenin üzerini kaplayarak oksijenin keser ve yangını söndürür. Bu özelliğinden dolayı özellikle benzin / mazot yangınlarında çok etkilidir ve akaryakıt terminalleri ve dolum istasyonlarında veya tiner / boya depolarında tercih edilen yangın söndürücüdür. Su bazlı olduğu için elektrik yangınlarında kesinlikle kullanılmamalıdır.
Size en iyi deneyimi sunmak için web sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Çerezler, sunmuş olduğumuz hizmetlerin size özel ve tercihlerinize göre kişiselleştirilmiş içerikler olarak sunulmasına imkan tanır. Çerez Politikamızı inceleyerek çerezler hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Çerez bilgilerinizin kişiselleştirme, hedefleme ve reklamcılık faaliyeti gerçekleştirilmesi amacıyla işlenmesini kabul ediyor musunuz?
Site’nin işlevselliğini arttırmak ve kullanım kolaylığı sağlamak. Örneğin, Site’yi ziyaret eden ziyaretçinin daha sonraki ziyaretinde kullanıcı adı bilgisinin ya da arama sorgularının hatırlanması, oturum açan üyelerin Site’de farklı sayfaları ziyaret ederken tekrar şifre girmelerine gerek kalmaması.
Site’yi analiz etmek ve Site’nin performansını arttırmak. Örneğin, Site’nin üzerinde çalıştığı farklı sunucuların entegrasyonu, Site’yi ziyaret edenlerin sayısının tespit edilmesi, Site’nin kullanım istatistiklerinin raporlanması ve buna göre performans ayarlarının yapılması ya da ziyaretçilerin aradıklarını bulmalarının kolaylaştırılması.
Kişiselleştirme, hedefleme ve reklamcılık faaliyeti gerçekleştirmek. Örneğin, ziyaretçilerin görüntüledikleri sayfa ve ürünler üzerinden ziyaretçilerin ilgi alanlarıyla bağlantılı reklam gösterilmesi. Aynı zamanda Site içerisinde kullanıcıya özel içeriklerin sunulmasının sağlanması.
Reklam kampanyalarının etkinliğini ölçmek ve verimliliğini artırmak. Örneğin, Site’de gördüğünüz bir reklama tıklayıp tıklamadığınızın, eğer reklam ilginizi çektikten sonra o reklamın yönlendirdiği sitedeki hizmetten faydalanıp faydalanmadığınızın tespit edilmesi. Bu kapsamda tarafınıza ilgi alanlarınıza yönelik reklamların çıkarılması ve gösterilen reklam sayısının sınırlandırılması.