Anadolu Sigorta'nın 100. Yılına Özel Sağlıkta Kış Fırsatı ile 35 yaş ve altı sigortalılarımız, 1 Kasım 2025 ve 31 Ocak 2026 tarihleri arasında yeni düzenlenecek Bireysel Sağlık Sigortası, Anadolu Tamamlayıcı Sağlık Sigortası veya Anadolu Riskli Hastalıklar Sigortası poliçelerinde %15 indirim fırsatından yararlanıyor!
Afetler dünyanın hemen hemen her köşesinde ekonomik, sosyal ve çevresel boyutlarıyla geniş çaplı sonuçlar doğuruyor. Ekosistem krizinin derinleştiği günümüzde, ekonomik veriler doğa olayları kaynaklı afetlerin etkisinin büyüdüğünü ortaya koyuyor. 2024 yılında kaydedilen 318 milyar dolar tutarındaki kayıp, hem küresel gayri safi yurtiçi hasılanın %0,3’üne tekabül ediyor hem de 10 yıllık uzun dönem ortalamasının %22 üzerinde bir seviyeye işaret ediyor[1].
Sigortalanmış kayıplarla sigortasız kayıplar arasındaki farkı ifade eden koruma açığını kapatmak günümüzde önemli bir mücadele alanı. 2024 yılında küresel düzeyde kaydedilen kayıpların yalnızca %43’ü sigorta kapsamında kaldı. Üstelik geçtiğimiz yıllarda anlamlı yükseliş göstermeyen bu oran, farklı gelişmişlik düzeyindeki ekonomilerde büyük farklar gösteriyor. Küresel düzeyde %43 olarak izlediğimiz oran, özellikle Kuzey Amerika’daki yüksek sigorta penetrasyonundan olumlu etkilenirken, çoğu gelişmekte olan ekonomide sigortalı kayıpların %1 dolayında olduğu gerçeğini gizleyebiliyor. Sigorta koruma açığı bu derece geniş olduğunda, afetler yalnızca sosyoekonomik eşitsizlikleri büyütmüyor aynı zamanda hükümet bütçeleri üzerindeki baskıyı artırıyor. Konutlar, ticarethaneler, ulaşım ve enerji altyapısında kaydedilen hasarlar, kıt ekonomik kaynakların yardım ve yeniden inşa faaliyetlerine yönlendirilmesine yol açıyor. Halbuki bu kaynaklara eğitim, sağlık ve çevre politikalarının yeniden şekillendirilmesinde ihtiyaç var. Nitekim teknolojik, sosyal ve ekosistem krizi kaynaklı dönüşümü içeren üçüz dönüşümün adil ve kapsayıcı biçimde başarılmasında bu politikaların rolü olacak.
Aşırı hava olaylarının sıklaştığı bir dünyada sigorta koruma açığının kapanmaması, gelecek yıllarda hükümetler, sivil toplum kuruluşları ile afetlerden etkilenen birey ve şirketler üzerinde büyük ve sürdürülemez bir yük oluşması anlamına geliyor. Beklenen kayıpların artması ise sigorta maliyetlerine yansıyarak sigorta hizmetlerinin yaygınlaşmasını engelliyor ve bir kısır döngü oluşturuyor. Bu döngünün kırılması afet konusundaki farkındalığın ve sigorta bilincinin artmasını gerektiriyor. Bu sürecin önemli bir parçası olan sigorta sektörünün risk analitiğindeki birikmiş deneyimi, afet risklerinin sayısallaştırılması ve paydaşlara aktarımı konusunda elverişli bir ortam sunuyor. Veriye erişim ve verinin kullanılabilirliğinin artırılması, sigorta sektörünün yalnızca kayıp sonrası destek mekanizması olmaktan çıkmasını, aynı zamanda toplumların aşırı hava olayları ve depremlere karşı direncini artıracak stratejik bir araç olarak daha güçlü biçimde konumlanmasını sağlayabilir. Bu alandaki çabalar kuşkusuz ki yoksulluğun sona erdirilmesi, iklim krizine karşı önlem alınması ve refahın adil paylaşımı gibi unsurları bünyesinde barındıran 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına ulaşma çabalarına da katkı verecek.
Cem Avcıoğlu
TSKB Ekonomik Araştırmalar – Yönetici
Anahtar kelimeler: afet dayanıklılığı, koruma açığı, adil ve kapsayıcı dönüşüm
[1] Swiss Re. (2025). Sigma No: 1/2025
Hak Sahiplerince Aranmayan Paralar
Meblağ Sigortalarında Hak Sahipliği Sorgulama
Size en iyi deneyimi sunmak için web sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Çerezler, sunmuş olduğumuz hizmetlerin size özel ve tercihlerinize göre kişiselleştirilmiş içerikler olarak sunulmasına imkan tanır. Çerez Politikamızı inceleyerek çerezler hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Çerez bilgilerinizin kişiselleştirme, hedefleme ve reklamcılık faaliyeti gerçekleştirilmesi amacıyla işlenmesini kabul ediyor musunuz?
Site’nin işlevselliğini arttırmak ve kullanım kolaylığı sağlamak. Örneğin, Site’yi ziyaret eden ziyaretçinin daha sonraki ziyaretinde kullanıcı adı bilgisinin ya da arama sorgularının hatırlanması, oturum açan üyelerin Site’de farklı sayfaları ziyaret ederken tekrar şifre girmelerine gerek kalmaması.
Site’yi analiz etmek ve Site’nin performansını arttırmak. Örneğin, Site’nin üzerinde çalıştığı farklı sunucuların entegrasyonu, Site’yi ziyaret edenlerin sayısının tespit edilmesi, Site’nin kullanım istatistiklerinin raporlanması ve buna göre performans ayarlarının yapılması ya da ziyaretçilerin aradıklarını bulmalarının kolaylaştırılması.
Kişiselleştirme, hedefleme ve reklamcılık faaliyeti gerçekleştirmek. Örneğin, ziyaretçilerin görüntüledikleri sayfa ve ürünler üzerinden ziyaretçilerin ilgi alanlarıyla bağlantılı reklam gösterilmesi. Aynı zamanda Site içerisinde kullanıcıya özel içeriklerin sunulmasının sağlanması.
Reklam kampanyalarının etkinliğini ölçmek ve verimliliğini artırmak. Örneğin, Site’de gördüğünüz bir reklama tıklayıp tıklamadığınızın, eğer reklam ilginizi çektikten sonra o reklamın yönlendirdiği sitedeki hizmetten faydalanıp faydalanmadığınızın tespit edilmesi. Bu kapsamda tarafınıza ilgi alanlarınıza yönelik reklamların çıkarılması ve gösterilen reklam sayısının sınırlandırılması.